SAHİH-İ MÜSLİM

Bablar Konular Numaralar  

NAMAZ BAHSİ

<< 467 >>

NUMARALI HADİS-İ ŞERİF:

 

183وحدثنا قتيبة بن سعيد. حدثنا المغيرة (وهو ابن عبدالرحمن الحزامي) عن أبي الزناد، عن الأعرج، عن أبي هريرة؛ أن النبي صلى الله عليه وسلم قال:

 "إذا أم أحدكم الناس فليخفف. فإن فيهم الصغير والكبير والضعيف والمريض. فإذا صلى وحده فليصل كيف شاء".

 

{183}

Bize Kuteybetü'bnü Said rivayet etti. (Dediki): Bize Muğîra - ki bu zât İbni Abdirrahman el-Hizâmî'dir-  Ebu'z-Zinad'dan, o da A'rac'dan, o da Ebu Hureyre'den naklen rivayet ettiki, Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) :

 

«Biriniz cemaata imam olursa namazı hafif kıldırsın! Çünkü onların içinde küçük, yaşlı, zayıf ve hasta olanlar vardır; Kendi kendine kıldığı vakit istediği gîbi kılsın» buyurmuşlar.

 

 

184 - (467) حدثنا ابن رافع. حدثنا عبدالرزاق. حدثنا معمر عن همام بن منبه، قال: هذا ما حدثنا أبو هريرة عن محمد رسول الله صلى الله عليه وسلم. فذكر أحاديث منها. وقال رسول الله صلى الله عليه وسلم:

 إذا ما قام أحدكم للناس فليخفف الصلاة. فإن فيهم الكبير وفيهم الضعيف. وإذا قام وحده فليطل صلاته ما شاء".

 

{184}

Bize İbni Râfî' rivayet etti. (Dediki): Bize Abdürrezzâk rivayet etti. (Dediki): Bize Ma'mer, Hemmâm b. Münebbih'den naklen rivayet etti. Hemmâm: Bize Ebu Hureyre'nin Allah'ın Resulü Muhammed (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) 'den rivayet ettikleri şunlardır: diyerek bir takım hadîsler zikretmiş. Ez cümle: Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):

 

«Biriniz cemaata imam olduğu vakit namazı hafif kıldırsın! Çünkü onların içinde yaşlı olanlar bulunduğu gibi zayıf olanlarıda vardır; yalnız başına kıldığı zaman namazını dilediği kadar uzatsın.» buyurdular, demiş.

 

 

185 - (467) وحدثنا حرملة بن يحيى. أخبرنا ابن وهب. قال: أخبرني يونس عن ابن شهاب. قال: أخبرني أبو سلمة بن عبدالرحمن؛ أنه سمع أبا هريرة يقول:

 قال رسول الله صلى الله عليه وسلم "إذا صلى أحدكم للناس فليخفف. فإن في الناس الضعيف والسقيم وذا الحاجة".

 

{185}

Bize Harmeletü'bnü Yahya rivayet etti. (Dediki): Bize İbni Vehb haber verdi. Dediki: Bana Yunus, İbn Şihâb'dan naklen haber verdi. Demiş ki: Bana Ebu Selemetü'bnü Abdirrahmân haber verdi, ki Ebu Hureyre şunu söylerken işitmiş: Resulullah (SaIlallahu Aleyhi ve Sellem) :

 

Biriniz cemaata namaz kıldırırsa hafif tutsun, çünkü cemaatın içinde zayıf, hasta, ve hacet sahibi olanları vardır.» buyurdular.

 

 

(467) وحدثنا عبدالملك بن شعيب بن الليث. حدثني الليث بن سعد. حدثني يونس عن ابن شهاب. حدثني أبو بكر بن عبدالرحمن؛ أنه سمع أبا هريرة يقول:

 قال رسول الله صلى الله عليه وسلم. بمثله. غير أنه قال (بدل السقيم): الكبير.

 

{….}

Bize Abdülmelik b. Şuayb b. Leys rivayet etti. (Dediki): Bana babam rivayet etti. (Dediki): Bana Leys b. Sa'd rivayet etti. (Dediki): Bana Yunus, İbni Şihâb'dan rivayet etti. (Demişki): Bana Ebu Bekir b. Abdirrahmân rivayet etti. Kendisi Ebu Hureyre'yi:

 

Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) «Şöyle buyurdular...» diyerek yukarki hadisin mislini rivayet ederken dinlemiş. Yalnız o, hadîsdeki «Sakîm» kelimesi­nin yerine «Kebir» demiştir.

 

 

İzah:

Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)'in gadaba geldiğini bildiren Ebu Mes'ud hadîsini Buhârî «İlim», «Namaz» ve «Edeb» bahislerinde; Nesaî «İlim» bahsinde; İbni Mâce dahî aynı bahisde muhtelif râvîlerden, biraz lâfız değişiklikleriyle Ebu Hureyre hadîsini dahi Buhâri «Ezan» bahsinde tahrîc ettiği gibi Ebu Dâvud ile ibn-i Mâce de ayrı ayrı râvîlerden rivayet etmişlerdir. Gerek bu hadîsler, gerekse babımızın bunlardan sonra gelecek hadîsleri imamın namazı vâcib ve sünnetlerini haleldar etmemek şartıyla hafif kıldırması gerektiğini; yalnız kıldığı zaman ise uzatmaya tahammülü bulunan kıraat, rüku, sücud ve teşehhüd gibi rükünleri istediği kadar uzatmakta serbest olduğunu bildirmektedirler.

 

Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)'e şikâyete gelen zâtın kim olduğu bildirilmediği gibi, kimden şikâyet ettiği dahi beyân edilmemiştir. Şikâyet edilen Hz. Ubey b. Kâb 'tır. Bâzıları şikâyet edenin Hazm b. Übeyy b. Kâ'b; şikâyet edilenin de Hz. Muâz olduğunu söylemişlerse de o kıssa bu değildir. Buharî'de Hz. Ebu Useyd, Mâlik b. Rabîâ'nın oğluna: «Yavrucuğum namazı bize uzun tuttun!» dediği, talik suretiyle rivayet olunmuştur. Aynı taliki İbni Ebü Şeybe dahî rivayet etmiş ve oğlunun Münzir olduğunu tasrîh etmiştir. Bu rivayette Münzir: «Babam benim arkamda namaz kılar ve bazan bana: Yavrucuğum bugün bize «Sâffât» suresini okumakla namazı uzun tuttun» derdi.» demiştir.

 

Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)'in hassaten namazı uzun tutan zâta hitâb etmeyip bütün cemaata:

 

«İçinizde namazdan nefret ettirenler var!» buyurması onun kemal-i nezâketine ve lütfü keremine delildir. Cemâat içersinde bir kimseyi utandırmamak için âdetleri dâima bu idi.

 

Yalnız kılan kimse namazını istediği kadar uzatabilir. Çünkü herkes kendinin takat derecesini daha iyi bilir. Teala hastalığı özürlerden saymıştır. Binaenaleyh imam’ın, namazın rükünlerine halel getirmemek şartıyla namazı hafif kıldırması îcabeder. Ashabı kiramdan Enes b. Malik (R.A.), Zübeyr b. Avvâm, Ammâr b. Yâsir ve Ebu Hureyre hazerâtı namaza hafif kıldırırlarmış. Hz. Sad b. Ebî Vakkâs namazı mescidde kıldırdığı vakit rüku ve sücudu hafif tutar; Evinde kıldığı zaman bunları ve bütün namazı uzatırmış. Kendisine niçin böyle yaptığı sorulunca: «Biz, cemâaatın bize uydukları imamlarız.» cevâbını vermiş. Hz. Zübeyr'e dahî: «Siz Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)'in ashabı olduğunuz halde neden herkesten ziyâde namazı hafif kıldırıyorsunuz?» diye sorulunca: «Biz şu vesveseci şeytandan önce davranıyoruz demiştir. Hz. Ammâr'ın da: «Bu namazı şeytan vesvese vermeden üzerinizden atın!» dediği rivayet olunur. Hz. Ömer yaralandığı zaman mihraba Abdurrahman b. Avf geçerek en kısa surelerden «Kevser» ile «Nasr» ı okumuştur.

 

Namazın hafif kıldırılması hususunda Ebu Vâkıd-i-Leysî, îbni Mes'ud, Abdullah b. Ömer, Osman b. Ebil-Âs ve Enes (R.A.) hazerâtından da hadîsler rivayet edilmiştir. Ebü Vâkıd hadîsini imam Şâfiî  «Müsned» inde tahrîc etmiştir. Bu hadîsde: Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) namazı cemaata en hafif şekilde kıldırır, yalnız kılarken en ziyâde uzun tutan o olurdu.» denilmektedir.

 

İbni Mes'ud hadîsini Taberânî El-Evsatında tahrîc etmiştir. Mezkur hadîste:

 

«Hanginiz cemaata İmam olursa namazı hafif kıldırsın Çünkü içlerinde zayıf, yaşlı ve ihtiyaç sahibi olanlar vardır.» buyurulmuştur.

 

îbni Ömer hadîsini sahih bir senetle Nesaî tahrîc etmiştir. Bu hadîste de: «Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) bize namazı hafif kıldırmamızı emreder ve imam olurdu!» denilmektedir. Hz. Osman ile Enes (R.A.) hadîsleri az sonra görülecektir.